German Spaniel ırkının özellikle 1700lerde yaygın olarak görülen av köpeklerinin soyundan geldikleri ortaya koyulmaktadır. Bu ırkın Deutscher Wachtelhund olarak da bilindiği ve avın takip edilmesine dair sergilemiş oldukları performansın çok ön planda olduğu anlaşılmaktadır. Özellikle 1800lerin ortasında yaşanan isyanların sonrasında köylülerin de avlanmaya izni olmuş ve bu ırkın yaygınlığı da büyük ölçüde artmıştır.
Campeiro Bulldog bilhassa kırsal tarlalarda varlığını sürdürmekte olan ırklar arasında kendini göstermektedir. Kırsal tarlalarda varlığını gösterirken aynı zamanda bölge hakimiyeti ile de ön plana çıkmaktadır. Avrupa’dan gelen göçmenlerin beraberinde getirdikleri Bulldoglara soyun dayandığı tespit edilmiştir.
Dobermann duyulan ihtiyaç üzerine Almanya’da özel olarak üretilmiş olan ve döneminde oldukça dikkat çekici bir popülariteye sahip olan ırklar arasındadır. Bu ırkın gelişim aşamasında Alman Çoban Köpeği ırkının büyük etkisi olduğu düşünülmektedir. Genetik standart belirleme çalışmalarının sonrasında 1900lerde kulüpler tarafından kabul edilmeye başlamıştır.
Bruno Jura Hound özellikle engebeli arazilerde sergilemiş olduğu uyumlu tavır ile varlığını sürdürmüştür. Genetik yapısına bakıldığı zaman Chien Saint Hubert Hound ile aralarında bir akrabalık olduğu düşünülmektedir. Jura Dağları temelli yaşamını sürdüren bu ırkın Avrupa’nın en bilinen ırklarından olan Bloodhound ile de yakın akraba olduğu bilinmektedir.