Poodle ırkı birçok farklı köpek geni üzerinde yapılan melezleme çalışmaları sonrasında ortaya çıkmıştır. Bu ırkın gelişim döngüsünde Spaniellerden başlayarak Kaniş ırkına kadar uzanan çok farklı seçenekleri içerisinde barındırdığı düşünülmektedir. Bu ırka ilişkin dikkat çeken hususların başında özellikle su kuşlarının yakalanması hakkında geçmiş yüzyıllarda önemli bir performans sergileyicisi olduklarıdır. Şuan ise genelde ev köpeği olarak tercih ediliyor.
Biewer Terrier ırkının bu derece sevilmesinin ve ayırt edici olmasının nedeni resesif olarak görülen alacalı yapıya sahip olmalıdır. Bu ırkın gelişiminde Bay ve Bayan Biewer’ın büyük etkisi bulunmaktadır. Çiftin vefat etmesinden sonra ırkın genetik koruma konusunda savunmasız kaldığı ve farklı üreticiler tarafından da kopyalandığı anlaşılmaktadır.
Avustralya Teriyeri ırkının Rough Coated Terrier ırkı ile aynı gen haritasına sahip olduğu bilinmektedir. Avrupalı yerleşimcilerin Avustralya’da sayılarının artması ile beraber kendi isteklerine ve ihtiyaçlarına uygun ve bilhassa dayanıklı bir köpek ırkına ihtiyaç duydukları görülmüştür. Mevcut Avustralya ırkları ile melezlenen Terrier ırkı sonucunda ortaya çıkmıştır. Bilhassa hava koşullarına dayanıklılığı ve cesareti sebebi ile sıklıkla tercih edilmektedir.
Cavalier King Charles Spaniel özellikle İngiltere ile özdeşleşmiş olan sembol köpekler arasında kendini göstermektedir. 1700lerden bu yana kraliyet ailesinin ayrılmaz parçalarından biri olmuştur. Bilhassa 2. Charles’ın bu köpeklere olan düşkünlüğü ve farklı kraliyet ailelerine bu ırkın hediye olarak gönderilmesi de ilginç detaylar arasındadır.