Chow Chow ırkının bilhassa Moğolistan odaklı ve buna ek olarak Kuzey Çin Bölgesi kapsamında varlık gösterdiği düşünülmektedir. Ortaya çıkma sürecinin Çin’de hüküm süren Han Hanedanı dönemine denk geldiği tahmin edilmektedir. Bu ırka oldukça benzeyen tasvirlerin o döneme tarihlenmesi en temel kanıtlar arasında yer alır.
Segugio Italiano ırkının Roma İmparatorluğu’ndan bu yana aktif olarak kullanıldığı görülmektedir. Roma İmparatorluğu’na ise Mısır’dan geldiği düşünülüyor. Bu ırkın Roma döneminden kalma birçok farklı heykelde resmedildiği anlaşılmaktadır. Irkın koku alma ve takip yeteneğine sahip olması onun genetik yapısında tazının da ön planda olduğunu yansıtıyor.
Smaland Hound ırkının 1500lerden bu yana kesintisiz şekilde varlığını sürdüren ırklardan olduğu anlaşılıyor. Bu ırkın varlığını uzun yüzyıllardır sürdürmesine rağmen tanınması ve standardının belirlenmesi 1921e dayanmaktadır. Irkın genetik haritasında Alman, Polonyalı ve son olarak İngiliz köpeklerin mevcut olduğu tespit edilmektedir.
Russo-European Laika ırkının Spitz ırkı ile yakından ilişkili olduğu düşünülmektedir. Özellikle genetik bakımdan da Finlandiya ile yakından bağlantılı olduğu da düşünülmektedir. Av takibi ve bedensel kuvvet konusunda ön planda olduğu içi soğuk iklimli bölgelerde de rahatlıkla bakılabilmektedir. İkinci Dünya Savaşı sürecinde ırkın büyük oranda olumsuz etkilendiği de tespit edilmektedir.