Retinal Displazi hastalığı olan köpekler neler yaşar ve nasıl bir hastalıktır? Kronik Retinal Displazi olan köpekler ve yaygın köpek ırkları!
Retinal displazi hastalığı fotoreseptör hücreleri içeren optik sinirin birkaç katmanının, embriyonik veya doğum sonrası retina gelişimi sırasında anormal farklılaşmaya maruz kaldığı ve kırışıklıklar veya rozetlerle sonuçlanan bir hastalıktır. Bunun nedenleri kalıtsaldır ve annenin rahmindeki kedi panleukopenisi, köpek parvovirüs enfeksiyonu, herpes virüsü enfeksiyonu ve A vitamini eksikliği gibi çeşitli anormalliklerdir. Semptomlar tek taraflı veya iki taraflı olabilir ve hafif vakalar asemptomatik olabilir, ancak ciddi harita retina displazisi veya kısmi retina dekolmanı görsel anormalliklere neden olabilir. Panretinal displazi ayrıca retina dekolmanına neden olarak etkilenen gözde körlüğe neden olur.
Retinal Displazi Hastalığı Hangi Köpeklerde Var?
Retina displazi, gözün iç tabakası olan retinanın ayrılarak görme kaybına neden olduğu bir durumdur. Retina, göze giren ışığı uyarı olarak alan ve bunu optik sinire, beyne ileten bir dokudur.
Retina displazi ağrısızdır ve fark edilmesi zordur, ancak uçuşan cisimler öncü olarak görünebilir. Ayrıca retinanın orta kısmı olan makulanın ayrılması durumunda ani görme kaybı ve hatta körlük riski de bulunmaktadır. Retina displazi yaşlanma, diyabetik retinopati gibi bazı hastalıklar veya kaza gibi göz yaralanması gibi travmalardan kaynaklanabilir. Yırtık bu şekilde bırakılırsa, bu küçük delikten retina ile altındaki tabaka arasına su girecek ve sonunda retina soyulacaktır. Her iki durumda da retina yırtığı (retina yırtığı), retina dekolmanının ilk adımıdır.
Yaygın olarak küçük ve büyük köpek farkı yoktur. Kaniş köpeklerinde ve Golden Retreiver köpeklerinde görülebiliyor.
Köpeklerde Retinal Displazi Hastalığının Tedavisi Var Mı?
Retinal displazi hastalığı İçerisinde bazı bozuklukların olduğunu ifade eder. Eğer köpeğinizle bu rahatsızlık varsa:
- Davranış değişiklikleri yaşarken, göz içerisinde de renk farkı oluşur.
- İnsanları veya çevresindeki nesneleri tanımakta zorluk çeker.
- Karanlık odalarda veya karanlık yerlerde dururken tereddüt eder ve yeterince iyi göremez.
- Nesneleri çok sık çarpar ve istediğiniz oyuncağı size getirmekte zorlanır.
- Bir şeylerin üzerinden atlamak istemez ve bunun için hareketlerini kısıtlar.
Bu gibi durumları göz diyorsanız mutlaka teşhisi ve tedavisi için veteriner hekime başvurulmalıdır. Hastalığın kendi içerisinde 3 farklı türü bulunuyor.
Bu türler:
- Çoklu Retinal displazi: Köpek yaşlandıkça gözlerinde kör noktalar oluşturan küçük kıvrımlardır.
- İkinci tür: Köpek. Retina dokusundaki kıvrımlar yerine daha düzensiz şekillere sahip olur ve görme bozukluğuna yol açar. İlerlediğinde körlüğe kadar gidebiliyor.
- Tam bozukluk: Körlüğe neden olan türüdür ve tedavi edilmesi en zor şeklidir.
Tedavisini yapabilmek için önce tanısını ortaya koymak gerekiyor. Bu hastalık yavaş yavaş gelişir ve dışarıdan gözle çok zor görülür. Özellikle ileri aşamaya gelmeden önce gözlerindeki değişiklikleri fark etmeniz zor olacaktır. Bu nedenle teşhisleri yapılırken de genellikle geç kalınmış ve hastalık ilerlemiş oluyor. İleri safhalarında köpeklerin gözlerinde katarakt oluşturur. Retina dokusu yavaş yavaş kurur ve mercek tarafından emilmeye başlar. Kataraktın düğmesine neden olmasının yanında köpeğin de görme kaybının artması anlamına gelir.
Eğer genç bir köpekte teşhis edilecek ise veteriner muayenesiyle teşhis kolaylaşır. Yavru köpek cinsleri, 12 hastalıktan itibaren incelemesi yapılarak retina aslında bir sorun varsa kolayca bulunabilir. İleri olmadan hastalık keşfedildiği için özel destekleyici antioksidanlar kullanır. Bu tedavi sayesinde retinanın ömrü uzar ve görme kaybını giden süreç de arttırılmış olur.
Retinal displazi hastalığı Tedavisine baktığımızda ise bu hastalığın tam olarak bir tedavisi yok. Uzmanlar halen hastalık üzerinde araştırmalar yapmaya devam ediyor ancak bu hastalığın oluşmasını engelleyecek bir şey henüz bulunamadı. Önlemesi için ise hastalığı genlerinde taşıyan hayvanların üretilmesi üzerinde bir ortak görüş vardır. Belirli damlalar veya ilaçlar kullanılarak retina sorununun ilerlemesi yavaşlatılmaya çalışılıyor. Bu nedenle uygun bir tedavisi ve gelişmiş bir tedavisi olmadığı için destekleyici bakım yapmak en iyisi olacaktır.
Bu hastalıktan etkilenen köpekler de temel göz muayenesi ve göz bebekleri genişler dikten sonra da kapsamlı muayeneler yapılıyor. Retinada bir fonksiyon bozukluğunun olduğunun kesin tanısı ise ışık uyarısına yanıt verme durumuyla ilgilidir. Elektriksel potansiyeli kaydeden cihazla kesin tanı konulur. Dışarıdan gözle butonunu iyi koymanız imkansızdır ve mutlaka veteriner hekim tarafından kontrolü yapılmalıdır. Kesin tana ERG ile bakılan test sonucunda konur ve bunun üzerine de nasıl iyileştirme yapılacağı konuşulur. Bahsettiğimiz gibi şu anda bu durumun kesin bir tedavisi yoktur.
Retinal Displazi Hastalığı Olan Köpek Sahiplenilir Mi?
Retinal displazi hastalığı Olan bir köpeğin sahiplenilmesi çok uygun değil. Çünkü hastalığa bir kere eriştiğinde bir daha tedavi edilebilme şansı olmayacaktır. Bu yüzden de gün geçtikçe gözü veya gözleri daha az görmeye başlayacak ve günün sonunda da tamamen görme duyusunu kaybedecek. Bundan dolayı hastalığı taşıyan köpeklerin sahiplenilmesi çok önerilmez. Özellikle genetiğin de var olan hastalığı yayma durumundan kaynaklı olarak üreme yapılması ve yavrular atılması da tavsiye edilmemektedir. Yani retina hastalığını taşıyan bir köpeğin yavrusunu da sahiplenirseniz oda hasta olacaktır. Temel yavru da ileriki safhalarda veya gençlik döneminde görme kayıpları yaşar. Hastalıktan dolayı birçok köpeğe genç yaşından itibaren ötenazi uygulanıyor. Yaşam kalitesini artırmak için izlenebilecek yollar bulunurken, son evresi mutlaka körlük olacaktır ve Kör bir hayvanın üremesi uygun olmadığı için dilerseniz tek başına bakmak için sahiplenme tercihi sizindir.
Retinal Displazi Hastalığı Olan Köpek İyileşir Mi?
Retinal displazi hastalığı Tedavisi olmadığı için yapabileceğiniz tek şey köpeğinizi rahatlamaya çalışmaktır. Bu durumun tedavisi yok ve bu yüzden iyileşme sürecinde ve sonrasında çevre yönetimini aktif bir şekilde kullanmanız gerekiyor. Çevre yönetimi sayesinde görme duyusunda bir azalma veya sorun olduğu zaman kendini daha rahat hisseder. Çevre yönetimini sağlayabilmek için:
- Köpeğinizin görüşü azalıyorsa, evinizin veya bahçenizin güvenli bir yer olmasını sağlayın.
- Köpeğinizin diğer köpeklere de uyum sağlayacak ve etrafta dolaşabilmesi için onu ortamlar hazırlayın.
- Köpeklerin güçlü koku ve işitme duyuları vardır ve bu duyular sayesinde görmesinde ki azlığı telafi edebilecektir.
- Genellikle merdivenleri yerlerde onu tek başına bırakmayın veya bir su kütlesinin yakınındaysanız onu daha fazla dikkat edin.
- Yüzme biliyor olması, onun su kütlesinden korkmayacağı veya panik olmayacağı anlamına gelmez.
- Belirli bir ağrı kesici veya antioksidan takviyelerinin kullanması da göz sağlığını korumasında yardımcı olur.
Erken teşhis köpeğin iyileşmesi için değil, görebilmesini daha uzun sağlamak için çok önemlidir. Eğer ileriki safhalarda bu durumu fark eder ve kontrolünü yaptırırsanız çok kısa sürede gözünde perdeleme olacak ve kesin bir görme kaybı yaşayacaktır. Bundan dolayı da göz sağlığının mutlaka yılda en az bir kere ayrıntılı bir muayeneye sokturun. Köpeğiniz de ikinci komplikasyonlar da gelişebileceğini unutmayın. Çünkü artık gözü veya gözleri eskisi kadar iyi görmeyecek ve bu yüzden sakatlanmalara çok açık olacaktır. Bunun yanında bu durumun psikolojik etkileri de yansır ve köpeğe stres, huzursuzluk, mutsuzluk veya kaygı gibi duygular yüklenecektir. Sonuç olarak hayatının geri kalanında da veteriner tarafından dikkatli bir izleme yapılması gerekiyor.