Bull Terrier genetik soy geçişleri içerisinde İngiliz Terrier ile Bulldog melezlemesi sonucunda ortaya çıkmıştır. Daha sonrasında 1900lü yıllarda melezleme aşamasına Staffordshire Bull Terrier de dahil edilmiştir. 1930lu yıllarda köpek standart kazanmış ve birçok kulüp tarafından da dikkate alınmış ve tanınmıştır.
Sürü bekçiliği ile bilinen bu ırkın isminin anlamı beyaz kafadır. Tüylerinin renginden ötürü bu isimlendirme ile anılır. Batı Anadolu’nun karakteristik türleri arasında yer alan Akbash’ın Komondor ve Kuvasz ile akraba olduğu düşünülmektedir. Hatta Pirene Dağları’na özgü olan köpekler ile de genetik bağı olduğu düşünülür.
Catahoula Leopard Dog uzun yıllardır evcilliği ile bilinen nadir Amerika menşeli hayvanlar arasındadır. Hernando de Soto tarafından Amerika’ya ayak basıldığı dönemde bölgenin nerdeyse tek evcil hayvanı olarak tanımlanan ırkın varlığını hala sürdürmesi dikkat çekicidir. 1500lerden bu yana insan hayatı ile iç içe olmaya devam eden ırklar kategorisindedir. Amerikan yerlileri ile yakın ilişkileri olan bu köpeklerin Fransızların bölgeye gelmesinin sonrasında Fransız tazıları ile yeniden melezleme çalışmalarına tabi tutulduğu da bilinmektedir.
Dogue Brasileiro özellikle bedensel kuvveti ile dikkat çekmektedir. Bull Terrier yetiştiricileri tarafından ortaya atılmış olan ırklar arasındadır. Özellikle ırkın genetik haritasında Bull Terrier ve Boxer köpeklerin büyük bir etkisi olduğu tahmin edilmektedir. Bu ırk bileşimi başlangıçta umut vaat etmese de daha sonrasında yapılan iyileştirme çalışmaları ile tam olarak bir koruyucu ırk haline dönüştürülmüştür.