Greek Shepherd ırkının bulunduğu Yunan coğrafyasının özellikle küçükbaş hayvanlar konusunda zengin olması bu ırkın güdülmesi konusunda bir ihtiyacın ortaya çıkmasına sebebiyet vermiştir. Bu ırkın ortaya çıkışında Yunanistan’a Anadolu’dan gelen Türklerin yanlarında getirdiği çoban köpeklerinin büyük etki sahibi olduğu öne sürülmektedir.
Liangshan Dog ırkının Asya ve Okyanusya’da en yaygın olan ırklardan biri olduğu biliniyor. Irkın özellikle Çin’de yaygın olduğu ve merkezinin de Sichuan Eyaleti olduğu düşünülmektedir. Bilhassa dayanıklılık ve bölgenin zor koşullarına uyumda rakip kabul etmemektedir. Şuanda sadece Çin’de değil dayanıklılığı nedeni ile diğer Asya ülkelerinde de tercih edilen ırklar arasında yerini almıştır.
German Pinscher atikliği ve her daim alarm halinde olması ile uzun yıllar boyunca tehlikelere karşı adeta bir uyarı mekanizması olarak kullanılmıştır. Bu ırkın Pinscher ile yakından bağlantısı olduğu düşünülmektedir. Detaylı gen haritasında bakıldığında Doberman ile de bir genetik bağlantısı olduğu öne sürülmektedir.
Griffon Bleu De Gascogne ırkının tarihi kökenlerinin çok eskiye dayandığı bilinmektedir. Pirene Dağları odaklı olarak yaşam alanlarına sahip olmaları dikkat çeken kıstaslar arasında yer almaktadır. Griffon Nervais ırkının bu ırkın oluşumunda büyük etki sahibi olduğu düşünülmektedir. Doğu ve Batı Roma İmparatorluklarının yıkılma süreçlerinin sonrasında köpeklerin varlık alanlarına dair bazı sorunlar da meydana gelmiştir.