Spinone Italiano ırkının Antik Yunan döneminden bu yana varlığı kanıtlanmıştır. En eski köpek ırkının günümüzdeki temsilcileri arasında yerini almıştır. Bu ırkın temel görsel kayıtlı örnekleri ise 1500lerde duvar freskleridir. Irkın uzun yüzyıllar boyunca safkanlığını koruması olumlu süreçlerdendir.
Cantabrian Water Dog özellikle İber Yarımadası’nda küçük balıkçı köylerinde varlığını sürdürmeye devam ettiği bilinmektedir. Bu köpeğin İspanyol Su Köpeği ile benzer atalara sahiptir. Geçmiş yüzyıllarda balıkçılık ile ilgilenen alanlarda kullanılmasının nedeni bu ırkın gemilerin halatlarını yakalamakta göstermiş olduğu atiklik ve başarıdır.
Norrbottenspets ırkı Bothnia bölgesinde yaygın şekilde rastlanan ve genetik haritasında Spitz ırkının da çok önemli yer bulduğu köpeklerin başında gelmektedir. Avcılık ve toplayıcılık zamanından bu yana insanlar ile iç içe bir yaşantıya sahip olduğu tahmin edilmektedir. Bu durum görevlendirme ve itaat konusunda türe büyük bir katkı sağlamaktadır. Samur ve sansar gibi hayvanların yakalanmasında avcılara en yoğun şekilde katkısı dokunan ırklar arasında yerini almıştır. Bu denli yoğun bir tarihi geçmişe sahip olmasına rağmen tescillenmesi 1967 senesini bulmuştur.
Portuguese Sheepdog ırkının özellikle koyun gütme konusunda başarılı olması dikkat çekerken zaman zaman Portekiz’in iklim koşulları konusunda zorluk yaşadığı anlaşılmaktadır. Bu ırkın genetik haritasının iyileştirilmesi için melezleme işlemlerini Katalan Çoban Köpeği ve Pirene Çoban Köpeği üzerinden yerine getirdiği anlaşılmaktadır. Irkın devamlılığını sağlama sürecinde neyse ki Dünya Savaşlarının büyük olumsuz bir etkisi olmamıştır.