Affenpinscher klasik bir Terrier olarak sınıflandırılmaz. 1600lerde Almanların günlük yaşantısında farelerin yakalanması için kullanılan en yaygın köpek ırklarından biriydi. Bu ırk ilerleyen senelerde ortaya çıkmış olan Brussel Griffon ırkının da ortaya çıkmasında büyük etki sahibidir. Oldukça korkusuz ve atik olan bu hayvanın fare yakalamanın da ötesine geçerek hanelerin vazgeçilmez parçası haline geldiği görülüyor.
Lucas Terrier ırkının ortaya çıkışında Sealyham Terrier ırkının Norfolk Terrier ile melezlenmesinin çok büyük öneme sahip olduğu düşünülmektedir. Bu melezlemelerin amacı Sealyham ırkının ölü doğum olasılığının olabildiğince düşük seviyeye çekilmesidir. Ortaya çıkan Lucas Terrier ırkının oluşumunda Sir Jocelyn Lucas isminin çok büyük bir öneme sahip olduğu anlaşılmaktadır.
Grand Griffon Vendéen ırkının ortaya çıkış sürecinin neredeyse 400 yılı aşkın melezleme çalışmalarının sonrasında kendini gösterdiği görülmektedir. Bu ırkın yaygın şekilde kullanılmak istenmesinin nedeni maddi durumu at sahibi olmak için yeterli olmayan halkın av sırasında bir eşlikçiye ihtiyaç duymasından kaynaklanmaktadır. Club du Griffon Vendéen’in kurulması ile beraber ırkın korunması çalışmalarına büyük önem verilmiştir.
Slovak Cuvac Kutup Bölgesi’nin zorlu koşullarına ayak uydurabilen ve özellikle arkeolojik buluntularda tarihinin oldukça eskilere dayandığı adeta onaylanmış olan ırklar arasında yerini almış durumdadır. Genel olarak Rodoplar ve Karpatlar yaşam için en temel meskenlerinden olmuştur. İlkel dönemlerde dahi koruma maksadı ile hanelerde bulunduğu tahmin edilmektedir.