Beyaz ve Kızıl arşivleri - Köpek Cinsleri | Köpek Cinsleri Fiyatları

Beyaz ve Kızıl

Home » Beyaz ve Kızıl
Köpek Cinsleri:
YAVRU
Evcil Hayvan
* Can dostunu bulacağın yer burası olabilir.
4.3/5
Bilgilendirme
King Charles Spaniel

King Charles Spaniel ırkının isim babası II. Charles’tır. II. Charles’ın bu ırkı çok sevmesi ve yanında bulundurmak istemesi dikkat çekici tarihi ayrıntılardandır. Hatta farklı kraliyet ailelerine hediye olarak da gönderdiğine kayıtlarda rastlamak mümkündür.
Köpek Cinsleri:
YAVRU
Evcil Hayvan
* Can dostunu bulacağın yer burası olabilir.
4.0/5
Bilgilendirme
Welsh Springer Spaniel

Welsh Springer Spaniel ırkı ile İber Yarımadası’nda mevcut olan Spainieller arasında derin bir akrabalık olduğu düşünülmektedir. Büyük Britanya’nın adından yetileri ile en sık söz ettiren ırkları arasında bulunur. Bu ırkın English Cocker ve Springer ile akrabalığı ve genetik benzerliği olduğu da kanıtlanmıştır. Bu ırkın varlığına ilişkin 1300lerden kalma belgeler mevcuttur.
Köpek Cinsleri:
YAVRU
Evcil Hayvan
* Can dostunu bulacağın yer burası olabilir.
3.8/5
Bilgilendirme
Kokoni

Kokoni Malta’nın en bilinen köpek türü olmasının yanı sıra; bu adanın simge hayvanlarından biridir. Helenistik bir arka planının olduğu yapılan genetik araştırmalarda anlaşılmaktadır. Yunan sanat eserlerine bakıldığı zaman o dönemlerden kalma kalıntılarda bu ırkın sıklıkla resmedildiği farklı örnekler bulmak mümkündür.
Köpek Cinsleri:
YAVRU
Evcil Hayvan
* Can dostunu bulacağın yer burası olabilir.
3.8/5
Bilgilendirme
Nova Scotia Duck Tolling Retriever

Nova Scotia Duck Tolling Retriever bilhassa 1800lerde bu alanda aktif olan sporcular tarafından yetiştirilen ırkların başında gelmektedir. Su kuşlarının avlanma süreci içerisinde en temelde yer bulan ırkların başında gelmektedir. Tuzaklara takılan hayvanların yakalanması ve kuşların yerinin tespit edilmesi gibi alanlarda avcılara en çok yardımcı olan ırkların başında gelir. Sadece tuzaklı avlamalarda değil, ateşli silahlar ile yapılan av sürecinde de çok büyük bir uyum sergilemişlerdir.

Beyaz ve Kızıl renkli köpekler ile genetik yapılarının araştırılması uzun yıllardır sürmekte olan çalışmalardır ve zaman içerisinden hangi değişimlere maruz kaldıklarını anlamayı sağlamaktadır.

Köpeklerde bulunan 19.000 genden yalnızca birkaç tanesi tüy renginin oluşmasında etkilidir. Çift olarak bulunan söz konusu genler baba-anne tarafından aktarılmaktadır. Buradaki aleller bir taneden çok versiyon içerebilir.

Köpeğin ebeveynlerinden gelen özdeş birer gen varsa homozigot, değişik iki gen mevcut ise heterozigot tanımlaması yapılır. Cinslerin görünüşlerinin sebebini anlama için kürk yapılarında etkili olan genlerin çalışma şekillerinin anlaşılması gerekmektedir.

Beyaz ve Kızıl renkli köpekler arasında King Charles Spaniel, Irish Red And White Setter, Kokoni yer almaktadır. Fiziksel görünüşü etkileyen genetik harita incelemelerinde resesif/ çekinik ile dominant/ baskın genlerin araştırılması gerekiyor.

Baskın karakterli olan aleller fiziki görümü belirleyen faktörlerdir. Çekinik olanlar ise melezleme çalışmaları ardından ortaya çıkabilir. Bunların ne kadar sürede ortaya çıktığına dair net veriler söz konusu değildir.

Köpeğin ceket rengi oluşturan phaeomelanin ile eumelanin isimli iki pigment türüdür. Eumelanin ana rengi siyahtır ancak kahverengi/ karaciğer, gri/ mavi, tozlu soluk kahverengi benzeri kürk renklerinin oluşumuna sebep olan farklı genlerden etkilenir.

Beyaz ve Kızıl Renk Köpekler

Bu pigment aynı zamanda göz ile burun rengini de etkilemektedir. Köpeğinizin genetik özelliklerine göre farklı burun renkleri almasını sağlar.

Phaeomelanin pigmenti kırmızı rengi oluşturur. Koyu kırmızıdan turuncuya kadar çeşitli renk tonları sağlar. Açık krem, sarı ya da altın rengi kürk yaratabilir. Çok sayıda ırkta bu iki pigment birliktedir. Bunların derece ve yoğunluğunu ayarlayan genetik faktör A lokusu’ dur.

Köpek ırklarında görülen beyaz renk pigmentlerle alakalı değildir. Bu durum hiç bir hücrenin pigment üretmemesinden ortaya çıkar. Böylece albino gibi bembeyaz tüy yapına ya da ceketinde beyaz işaretleri olan hayvanlar görülür.

Beyaz ve Kızıl köpekler konusundaki incelemelerde A, B, C ile D genlerinin tüy renginde etkili olduğu görülmektedir. Söz edilen genetik faktörlerin her biri farklı şekillerde kürke etki eder. Kızıl ile beyaz tüy rengi için A alelli sarı olarak diğeriyle beraber baskın olması gerekmektedir.

Agouti lokusu, pigmentlerin dağılımlarını belirlemektedir. A, kürkün taban rengini oluşturmaktadır. Dört alelli olan gen, Ay/ sarı, at/ siyah çizgili, aw/ kurt gri ile a/ siyah varyantları oluşturur. Kırmızı- beyaz renkli köpeklerin bazılarında Ay alelleri daha baskın olduğundan sarı renk oluşur. Bu alel, samur olarak ifade edilen renk tonunun ortaya çıkmasına sebep olmaktadır. Söz konusu ırkların kürkündeki eumelanin kırmızı (mavi, siyah, karaciğer, isabella) şeklinde lekeler içerir.

A genin sarı alelli köpek ırklarında olması beyaz renk oluşturur. Ayrıca A genin ceket üzerindeki etkilerinden biri tüy uzamaları esnasında değişik pigmentlerin artışını sağlaması olarak belirtilmektedir.

B lokusu alelleri kahverengi ya da siyah renklerin varlığını sağlar. Böylece köpeğin beyaz kürkünde kızılımsı lekelere ortaya çıkar. Irklarda b alelli dominant olduğunda kahverengi tüyler meydan gelir.

B lokus,  TYRP1 yani tirozinaz ile ilişkili protein 1 şeklinde de ifade edilir. Eumalenin pigment üretimine etki eden B lokus, aktiviteleri büyük ölçüde düşürebilir yahut enzim etkinliğini sonlandırır. Tüy, pençe yastıkları, burun ve deri rengi durumdan etkilenmektedir.

Bu lokusun b alelli, hayvanda kahverengi ceket rengine sebep olmaktadır. Bu etken phaeomelanin üzerinden etkili değildir. Bu alel hakkında değişik kahverengi tonları yaratıp yaratmadığı hakkında net bilgiler bulunmamaktadır.

Beyaz ile kızıl ceket rengindeki köpeklerde D lokusu da mevcuttur. Eumelanin seyrelmesini sağlayan bu unsur Phaeomelanin üzerinde çok fazla etkili değildir. Söz edilen gen pigmentlerin yoğunluğunu belirleyen ve kürkteki melanin dağılışını düzenleyen aktörlerdendir.

D geni, incelenen Beyaz ve Kızıl renkli köpekler için normal değerlerde bulunur. Geni etkisi ırkların tüm fiziki özellikleri üzerinde görülebilmektedir. Bu genetik aktör sayesinde burun, göz ve tüy renklerinin tonlarında ciddi değişimler ortaya çıkar.

C lokusu, bu cinslerin ceketlerinin parlaklığıyla alakalı olarak incelenmelidir. Canlı ve parlak tüy yapısı aynı zamanda köpeğin sağlığı konusunda da iyi izlenim bırakır. Bu lokus haricinde renk yoğunluğunu etkileyen I lokusu araştırmalarda karşımıza çıkmaktadır.

Phaeomelanin yoğunluğuna müdahale eden aleller içerir. Bu faktör için alelleri çekinik kalması sonucu soluk renkler ortaya çıktığı düşüncesi savunulmaktadır. I koyun ton verirken i hafif renkler meydana getirir.

Ayrıca Beyaz ve Kızıl renkli köpekler E lokusu da barındırır. Eumelanin dağılımını etkileyen uzantı geninin inhibe olduğu bölgelerde kızıl renkler ortaya çıkabilir. E geni baskın olan hayvanlarda kırmızının tonlarının çok daha canlı olduğu hakkında görüşler vardır.

Üstelik bu gen, yüz kısmında maske oluşumunun nedeni olarak belirtilmektedir. Beyaz ve kırmızı renk yoğunluğuna bu alellerin etkileri çok kısa süre önce belirlenmiştir. Kürk  rengi ile tonlarında etkili olan genetik kodların ırkların sağlıkları üzerinde de etkisi olduğu düşünülür. Beyaz ve Kızıl renkli köpekler hakkında daha çok araştırma yapıldığının bilinmesi gerekir. Genetik niteliklerden bahsederken ırklara dair daha fazla veriye ihtiyaç duyulmaktadır.

Bu yüzden araştırmalarda çok sayıda cinse dair bilgilerin kıyaslanması şarttır. Ancak köpekler konusundaki bilgilerinin net olmaması ve çaprazlama çalışmaları dikkate alındığında karşılaştırmalarının zorluğu anlaşılmaktadır.

Verilerin karmaşık, kirli, eksik olmasında ırklar üzerindeki melezmeler etkilidir. Çobanlık ya da avcılık konusunda yetenekli cinsler yaratma için uygulanan çalışmalar vardır. Bunlar hastalıkları yok etme ve ırklarının daha sağlıklı olmasını sağlama hedefiyle de yapılır.

Ama gerçekleşen çaprazlama işlemleri değişik sonuçlar ortaya çıkarabilir. Dolayısıyla köpeklerin kürk renklerinin belirlenmesinde etkili olan aleller değişebilir. Bu yüzden yavruların soy bağı net olarak bilinmeden ceket renkleri tahmin edilmez.

Köpeklere dair araştırmalarda eski çağlardaki atalarına dair arkeolojik buluntularda dikkate alınır. Bu çalışmalarla toplanan DNA dataları, günümüzdeki genetik verilerle karşılaştırılarak sonuçlara ulaşılır. Daha çok geçmiş yıllarda hangi cinslerin melezlendiği ve dominant genlerin ne zaman ortaya çıktığı gibi konular öne çıkmaktadır.

Çaprazlama sonrasında doğan yavruların gen özellikleri kürk renklerini belirler. Araştırmacılar, renklerin bir araya geldiğinde yarattığı yeni kombinasyonları incelemektedir.

Çiftleşme, sağlık problemleri benzeri çeşitli etmenler tüy renginin oluşumunda etkili olduğu kabul edilmektedir. Dolayısıyla melez ırklar hakkında daha fazla veri toplama ve gen haritalarını oluşturmaya çalışma önemlidir.

Eski çağlardan bu yana insanlarla yaşayan köpeklerin gen yapıları bugün dahi tamamen çözülememiştir. Irklarda gelişen problemler ile ceket renkleri hakkındaki çalışmalarını hala devam ettiği bilinmektedir.