Schipperke ırkının temel genetik özellikleri göz önünde bulundurulduğu zaman bu ırkın Belçika kökenli olduğu düşünülmektedir. Belçika’nın simge ve oldukça işlevsel köpek ırkları arasında yerini almıştır. Irkın genetik özelliklerinin su kenarlarına çok yatkın olmasının nedeni yüzlerce yıl kayıkçıların görev köpeği olarak yer almalarından kaynaklanmaktadır.
Aidi ırkının ana kaynağının Fas coğrafyasından geldiği düşünülmektedir. Özellikle vahşi hayvanlara karşı koruma maksatlı tercih edilen bir tür olduğu görülüyor. Özellikle Sahra Bölgesi’nde yaygın olarak görülmektedir. Bulunduğu kategori çoban köpeği olarak anılsa da bu ırkın çobanlık görevinde çok nadir yer aldığı bilinir.
Staffordshire Bull Terrier ırkının genetik haritasında Bulldog ve Black and Tan Terrier ırklarının oldukça baskın şekilde varlığını devam ettirdiği tespit edilmiştir. Bu ırkın üzerinde en temel olumsuzlukların başında saldırmaya meyilli olması gelmektedir. Hatta melezleme aşamasında ortaya çıkan örneklerin bir kısmının dövüş köpeği olarak kullanıldığı biliniyor. Staffordshire ırkının son melezleme çalışmalarının ana hedefi ise daha insan canlısı bir tutumun benimsenmesi olmuştur.
Kishu Japonya’da av sırasında en yaygın eşlikçi hayvanlardan biri olarak tanımlanır. Sadece küçük hayvanların avı sırasında değil aynı zamanda domuz ve geyik avında da başarılı olduğu anlaşılmaktadır. Japonya’nın özellikle Wakayama bölgesinde varlığını sürdürdüğü anlaşılmaktadır. 1934 senesinde bu ırk Japonya’nın kültür mirasının bir parçası olarak ilan edilmiştir.