Cesky Terrier ırkının Kutsal Roma Germen İmparatorluğu’ndan bu yana severek beslendiği ve varlığını sürdürdüğü bilinmektedir. Köpek uzun yıllardır varlığını sürdürse de ırkın standart bir hale gelmesi için Frantisek Horak tarafından başlatılan geliştirme ve yetiştirme çalışmalarının çok büyük önem arz ettiği bilinmektedir. Dünya Savaşı ve Devrim sürecinde olumsuz etkilendiği dönemler de olmuştur.
French Bulldog ırkının gen haritası kapsamında özellikle Bulldog ve Mastiff ırklarının etki sahibi olduğu düşünülmektedir. Her iki ırkın da ön planda olan özelliklerinden dayanıklılığın bu ırkta da kendini net şekilde gösterdiği anlaşılmaktadır. Özellikle Paris’te en sevilen şehir hayatına da ayak uydurabilen ırklardan biri olarak anıldığı bilinmektedir. Resmedildiği eserlere bakıldığı zaman kadınların en temel eşlikçilerinden biri olduğu anlaşılıyor.
Vizsla Macaristan’ın en bilinen ve en saygın ırkları arasında kendini gösteriyor. Irkın klasik pointer özelliklerini en üstün şekilde sergileyecek konumda olması memnuniyet uyandırmaktadır. Bu ırkın genetik yapısında Transilvanya Tazısı ile benzerliklerinin mevcut olması da dikkat çekicidir. İz sürmede rakipsizdir.
Affenpinscher klasik bir Terrier olarak sınıflandırılmaz. 1600lerde Almanların günlük yaşantısında farelerin yakalanması için kullanılan en yaygın köpek ırklarından biriydi. Bu ırk ilerleyen senelerde ortaya çıkmış olan Brussel Griffon ırkının da ortaya çıkmasında büyük etki sahibidir. Oldukça korkusuz ve atik olan bu hayvanın fare yakalamanın da ötesine geçerek hanelerin vazgeçilmez parçası haline geldiği görülüyor.