Kanni ırkının menşei Güney Hindistan Bölgesi’ne dayanmaktadır. Bu bölgede ürün karşı karşıya kalmış olduğu en temel sorunların başında kontrolsüz çiftleşme adımları ile ırkın genetik yapısının korunmasının giderek zor bir hal almasıdır. Tamil dilinde köpek ırkının etimolojisi incelendiği zaman bu kelimenin safkan kelimesine karşılık geldiği tespit edilmiştir. Irkın Güney Hindistan’a özgü nadir bir köpek olduğu kabul edilmektedir.
Boxer ile Bullenbeisser arasında yakın bir akrabalığın olduğu düşünülmektedir. Almanya’nın Orta Çağ ve sonrasında özellikle av süreçlerine büyük önem verdiği; kraliyete misafir gelen kişilerin dahi ava çıkarıldığı; bu avların da en yakın takipçilerinden birinin Boxer köpekler olduğu bilinmektedir. Bu köpeklerin Alman ırkı ile İngiliz ırkı arasında yapılan çaprazlama ile çok daha kuvvetli hale geldiği tahmin edilmektedir.
Villano De Las Encartaciones ırkı Bask Çoban Köpeği ile benzerlikler içermektedir. Bu ırkın aynı zamanda genetik haritasında bölgenin baskın tazılarının da etkisi vardır. Bulunduğu sahaya hakimiyeti oldukça yüksek seviyede olduğu için hala sıklıkla tercih edilmektedir. Bu ırkın İkinci Dünya Savaşı ile çok büyük bir risk atlattığı da bir gerçektir.
Basset Hound Saint Hubert Manastırı kapsamında yetişmiş olan ırklar arasında yerini almaktadır. Özellikle av sırasında en iyi eşlikçilerden biri olduğu kadar zorlu koşullara olan dayanıklılığı ile de yüzyıllardır insanlar ile iç içe bir yaşantı sürmüştür. Bilhassa koku konusundaki uzmanlığı ile Fransız aristokratlarının en sık tercih ettiği köpek ırkları arasında yerini almıştır.