Kars köpeği ırkının Anadolu’nun simge köpeklerinden biri olduğu üşünülmektedir. Sürülerin korunması ve muhafaza edilmesinde en başarılı olan ırklar arasındadır. Bilhassa yerel yırtıcı hayvanlara karşı göstermiş olduğu mukavemet yeteneğinin bu ırkın sıklıkla tercih edilmesindeki en temel nedenlerden biri olduğu görülmektedir.
Schillerstövare ırkının hem Alman hem de İngiltere kökenli olan köpek ırkları ile bağlantılarının olduğu düşünülüyor. Bunun yanı sıra son halini almasında Sırp köpek ırklarının da etkisi olmuştur. Atikliği sayesinde hem av sahalarında hem de farklı çalışma sahalarında varlığını sürdürmeye devam etmiştir.
Fransa’nın Ariege kasabasında yetiştirilmeye başladığı için adını buradan almaktadır. Braque Francais ve Braque Saint-Germain ırklarının bu ırkın gen haritası üzerinde büyük bir etkisi olduğu bilinmektedir. Ariège Pointer bilhassa hassas duyuları ile Fransa gibi avcılığın erken modern dönemde sıklıkla gündeme geldiği ülkelerde severek yetiştirilen ve günlük hayata entegre edilen ırklar arasında yerini almıştır.
Leonberger ırkının geliştirilmesinde Heinrich Essig isminin katkıları oldukça büyük olmuştur. Irkın oluşturulması için çalışmalara 1880lerde başlanmıştır. Bu ırkın ismini yetiştiği Alman kasabasından aldığı bilinir. Irkın genetik haritasında St. Bernard’ın önemli bir yer tuttuğu tahmin edilmektedir. Özellikle Birinci Dünya Savaşı’nın şiddetli etkisi ile ırkın bu süreç içerisinde zor dönemlerden geçtiği sayılarından dahi anlaşılıyor.
