Mackenzie River Husky ırkının melezlenme sürecinde Husky ırkı kadar St. Bernard ırkının da çok önemli bir yere sahip olduğu düşünülmektedir. Bu melezleme sonucunda ortaya çıkan ırkın bilhassa dayanıklılık konusunda ön planda olması memnun etmektedir. Kanada’nın Kuzey bölgelerinde yer alan Mackenzie tazısının ırkın ana genetik donesini sağladığı unutulmamalıdır. Tam da bu nedenle koku takip yeteneği oldukça üst seviyededir.
Hokkaido Japonya’da varlığını sürdüren Spitz örnekleri arasında en bilinen seçenekler arasında kendini göstermektedir. Bu ırkın özellikle dayanıklılığının ön planda olduğu görülür. Bilhassa Tohoku bölgesinde varlığını sürdürdüğü bilinir. Ainu halkının günlük yaşamının en temel karakterlerinden biridir. 1937 senesinde ise koruma altına alınmıştır.
Pampas Deerhound ırkının adı Bianchini olarak da bilinmektedir. Bu ismin manası beyaz ve beyazlık anlamına gelir. Bu ırkın özelliklerinin geliştirilmesi için uzun bir çiftleştirme ve gen çaprazlaması döneminin aktif kılındığı anlaşılıyor. Carlos Lafaiete Seibert Bacelar’ın da sergilemiş olduğu üstün çaba ile bu ırkın farklı kulüpler tarafından tanınma adımı da tamamlanmıştır.
Icelandic Sheepdog ırkının ortaya çıkma sürecinde Norveçli denizcilerin yapmış oldukları gemi seyahatlerinin çok önemli bir yere sahip olduğu görülmektedir. Denizcilerin İzlanda’ya beraberinde getirdikleri en temel unsurların başında da bu çoban köpekleri gelmektedir. Hem koyunları gütme hem de midillileri toplama konusunda çok önemli bir yere sahiptirler. İzlanda’nın ulusal sembolleri arasında yer almaktadır.