Griffon Bleu De Gascogne ırkının tarihi kökenlerinin çok eskiye dayandığı bilinmektedir. Pirene Dağları odaklı olarak yaşam alanlarına sahip olmaları dikkat çeken kıstaslar arasında yer almaktadır. Griffon Nervais ırkının bu ırkın oluşumunda büyük etki sahibi olduğu düşünülmektedir. Doğu ve Batı Roma İmparatorluklarının yıkılma süreçlerinin sonrasında köpeklerin varlık alanlarına dair bazı sorunlar da meydana gelmiştir.
Tatra Shepherd Dog zorlu arazilerde dahi varlık gösterebilen eşsiz yapısı ile dayanıklılığı ile ön plana çıkıyor. Zorlu koşulları ile bilinen Karpat Dağları’na uyum sağlama kabiliyeti ile dikkat çekiyor. Aynı zamanda Polonya sınır bölgesinde de varlığını devam ettiriyor.
Bouvier Des Flandres köpek ırkının Belçika mı Fransa güdümünde mi olduğu tartışma konusu olan hususlar arasındadır. Bu köpek ırkının her iki ülkeyi de kapsayacak bir antik yayışlım alanına sahip olması dikkat çekmektedir. Özellikle doğal yaşam alanının Birinci Dünya Savaşı’nın ortaya çıkması ile beraber büyük ölçüde zarar gördüğü anlaşılmaktadır.
Curly-Coated Retriever ırkının ortaya çıkışında İngiltere’de geçmiş yüzyıllarda yaygın olarak görülen Water Spaniel ırkının bir devamı niteliğinde olduğu düşünülmektedir. Hızlı harekete geçme kabiliyeti ve dikkat çeken yapısı ile av sırasında göz kamaştıran etkisi vardır. Özellikle Avustralya ve Yeni Zelanda gibi alanlarda sıklıkla tercih edilmektedir. Yapılan çalışmaların sonucunda standartlar belirlenerek kulüpler tarafından 1924 senesinde tanınmıştır.