Borzoi Rusya’nın Çarlık döneminde en sık yinelenen aktivitelerinden olan Kurt avcılığında kullanılan köpekler arasındadır. Görkemli yapısı ile av sırasında avcılara büyük oranda destek sağlamaktadır. Kraliyet ile özdeşleştiği için Rus Devrimi ile beraber bu köpeklerin de hayatına son verildiği görülmüştür. Hayatta kalanlar devrim öncesi Avrupa ve dünyanın farklı yerlerine gönderilen numunelerdir.
German Shepherd ırkının gelişim aşamasında Alman ordusunun bir mensubu olan Max von Stephanitz’in büyük katkısı olduğu düşünülmektedir. Bu ismin ideal Alman çoban köpeğinin yetiştirilmesi için büyük çaba sarf ettiği ve bunu kendine bir ideal olarak belirlediği düşünülmektedir. Bu ırkın bilinirliğinin özellikle 1900lerde artış gösterdiği anlaşılmaktadır.
Mahratta Hound ırkının en temel dezavantajlarının başında bilinirliğinin düşük seviyede olması gelmektedir. Yerli halkın dışında çok fazla bilinmeyen bu ırkın tanınması ve ırkın standartlarının belirlenmesi koruma altına alınmasının; en temel taleplerden biri olduğu biliniyor. Bu ırkın ismini bulunduğu eyalet olan Mahratta’dan aldığı bilinirken; ırkın genetik geçmişinde Salukiler ile net bir bağlantısı olduğu tahmin ediliyor.
Plott Hound ırkının genetik kökenlerinin Hannover tazıları ile yakın ilişki içerisinde oldukları görülüyor. Bu ırkın koku takip yeteneğinin ve sessizliği ve odaklanma kabiliyetinin av sırasında büyük avantaj sağlaması onlarca yıldır insanlar ile iş birliği içerisinde yaşamasını sağlamıştır. Bu ırk için dönüm noktası Amerika’ya gelen bir Alman göçmenin beraberinde bu ırkı getirmesi ile olmuştur. Irkın standardizasyon sürecinde bunun da önemi büyük olmuştur.