Köpekler hangi yaşta kızgınlığa girmeyi bırakır; köpeklerin kızgınlık dönemleri kesinlikle çok özel olmasının yanı sıra genellikle 7 veya 8 sene sonrasında buna bir son verirler.
Kızgınlık, bir köpeğin çiftleşmesi açısından en önemli zaman dilimi ve dönem olarak dikkat çeker. Elbette insanların bir kısmının kafasında köpeklerin bundan ne zaman vazgeçeceği vardır. İşte bunun yanıtlarını tüm detayları ile öğrenmek için içeriğimize bakabilirsiniz.
Dişi Köpeklerin Kızgınlık Dönemi Yaşları Ne Kadardır?
Köpekler hangi yaşta kızgınlığa girmeyi bırakır: Kızgınlık dönemi elbette farklılık gösterir ve bunun nedeni ise hayvanın ırkı, türü, cinsiyetidir. Bundan dolayı hemen şunları şöyle sıralamak gerekiyor;
- Çevresel etmenler öne çıkarken hayvanın bundan etkilenmesi sonrasında kızgınlık daha erken veya daha genç başlayabilir. Köpek sahiplerinin işte bu noktada dikkatli olması gerekiyor.
- Bunun yanı sıra genetik faktörler de öne çıkmasından dolayı bunu unutmamak şarttır.
Buna göre en az 6 aylık iken köpeklerin kızgınlık dönemlerinin başlaması mümkündür. Bu ise köpek türlerine göre her zaman aynı kalmayabilir.
Kızgınlık Yaşının Irka veya Bireye Göre Değişip Değişmemesi Söz Konusu mudur?
Köpekler hangi yaşta kızgınlığa girmeyi bırakır: Küçük olan ırkların kızgınlık dönemine girmeleri diğer türlere göre daha hızlı olmasından dolayı bunu unutmamak gerekiyor. Genellikle hayvanlar 6 aylık olduklarında bu dönem başlar. En fazla 6 ay sürmesinin yanı sıra maksimum 12 ay olarak tanımlanması mantıklıdır.
Bazı orta ırklarda ise sürenin daha uzun olması dikkat çeker. Bunun için tanımlanan aralık ise 9 ay ile 12 arasında değişmektedir. İşte bu süre içinde hayvan kendisi için uygun bir eş bularak çiftleşmeyi yapar. Son olarak ise büyük ırklardan bahsetmek gerekirse bunların daha geç bir dönemde ilgili sürece girmesi genetik özellikleri ile alakalıdır. Minimum 12 ay sonra başlar ve bazılarında bu 2 yılı yani 24 ayı bulur.
Köpeklerde Kızgınlığın Sona Erdiği Yaşlar Nedir?
Köpekler hangi yaşta kızgınlığa girmeyi bırakır: Kızgınlığın sona erdiği yaş her zaman merak konusudur. Her ne kadar bunun 7 veya 8 yaş olduğunu görsek bile her köpek türü için bunun geçerli olmadığının altını çizelim. Yani köpeklerin çok büyük bir kısmı hayatlarının sonuna kadar belli bir süre boyunca kızgınlık dönemi içine girebilirler. Bundan dolayı mevcut hususu göz önünde bulundurmak, ona göre hareket etmek mühim bir detay olarak karşımıza çıkar.
Kızgınlık Sona Erdiğinde Köpeğin Sağlığı ve Davranışı Nasıl Etkilenir?
Köpekler hangi yaşta kızgınlığa girmeyi bırakır: Kızgınlık döneminin sona ermesiyle beraber farklı konularda birtakım değişimlerin olması genellikle çok normal olarak kabul edilir. Bunların hayvanın sağlığı açısından bakıldığında bir avantaj olduğunu rahatlıkla ifade etmek mümkündür.
Her şeyden önce alt üst olmuş olan hormon dengesi yeniden eski haline dönmüş olur. Hayvanın tüm hareketleri ve tavırları üzerinde büyük bir etkiye sahip olan hormonların eskisi gibi olması tabi ki bir avantaj olarak dikkat çeker. Çünkü bu sayede köpek daha mutlu olacaktır. Sakin bir şekilde hayatına devam eder.
Cinsel organda yaşanan değişikliklerin de sona ermesi bu sürecin bir parçası olarak dikkat çeker. Çünkü kızgınlık döneminde vulva büyür ve buna ek olarak kanar. Ancak kızgınlığın bitmesi bunun küçülmesi demektir. Artık kanama gibi bir durum da görülmemektedir. Tüm bunlar enfeksiyon riskinin daha az olması demektir.
Davranışlarda görülen birtakım değişiklikleri de unutmamak şarttır. Bunların başında ise sosyal olmaları öne çıkar. Hem insanlarla hem de hayvanlarla daha iyi bir etkileşim içine girerler. Bu durum onun sevecen olmasını da sağlar. Elbette bunların tümü hayvanın karakteri ve ırkının genel özellikleri ile yakından alakalıdır.
Ayrıca görülen bir diğer değişiklik ise yeni davranışların ortaya koyulmasıdır. Burada hayvan sahiplerine çok büyük bir iş düşer. Çünkü bu tavırların hem anlanması hem de kontrol edilmesi onun sağlığı açısından önem arz eder. Ona sevgiyle yaklaşmak her türlü sorunun üstesinden gelmek demektir.
Bunlardan farklı olarak hayvanın var olan çok fazla su içme isteği daha normal bir hale gelir. Yani eski miktarlarda su tüketimi var olur. Bunun iki farklı avantajı vardır. Birisi metabolizmanın sağlıklı şekilde çalışmasıdır. Diğeri ise tabi ki kilo sorununun olmamasıdır.