Mahratta Hound ırkının en temel dezavantajlarının başında bilinirliğinin düşük seviyede olması gelmektedir. Yerli halkın dışında çok fazla bilinmeyen bu ırkın tanınması ve ırkın standartlarının belirlenmesi koruma altına alınmasının; en temel taleplerden biri olduğu biliniyor. Bu ırkın ismini bulunduğu eyalet olan Mahratta’dan aldığı bilinirken; ırkın genetik geçmişinde Salukiler ile net bir bağlantısı olduğu tahmin ediliyor.
American Foxhound; Amerika’nın diğer birçok köpek ırkı gibi İngiliz sömürgesi altındaki dönemde yaygın biri şekilde gelişim gösterilmiştir. Plantasyonlarda İngiliz ırkı olarak bilinen bu köpeğin son senelerde yetişme alanı nedeni ile American olarak anıldığı bilinir. Mount Vernon’da plantasyon sahibi olan George Washington’un bölgedeki birçok farklı sektörü desteklediği bilinmektedir. Bunlardan biri de tilki avı olmuştur. Tilki avında yaygın olarak kullanılan bu köpekler de o dönemde büyük ilgi görmüştür.
Serrano Bulldog ırkının ortaya çıkarılmasında Brezilya’ya gelen Avrupalıların beraberlerinde getirdikleri köpeklerden kaynaklanan bir genetik yapılarının olduğu düşünülmektedir. Bu ırkların özellikle dikkat çeken özelliği hem Avrupa genetik unsurlarını hem de yerli Brezilya köpek genetiğini taşımalarıdır. Irkın tehlike altında olan popülasyonunun kurtarılmasında Ralf Schein Bender büyük önem sahibidir.
Sinhala Hound Sri Lanka denildiği zaman akla ilk gelen yerel köpek ırkları arasındadır. Bölgenin zorlu coğrafi ve iklim koşullarına uyum sağlama kabiliyeti ile bilinir. Afrika’nın meşhur ırklarından olan Basenji ile geniş bir benzerliği vardır. Irkın bireysel olarak varlık göstermede sorunu olmayacaktır. Bu ırkın bölgedeki haşerelerin öldürülmesinde de çok büyük yere sahip olması önem arz ediyor.